Şema Terapi 1990 yılında Jeffrey Young tarafından geliştirilmiş ve klasik bilişsel davranışçı terapiden (BDT) doğmuştur. Klasik BDT’ den tam fayda göremeyen zaman içerisinde artıp azalan ya da kalıcı hale gelen belirtilen deneyimleyen, karmaşık kişiler arası örüntüler sergileyen çoğunlukla kişilik bozukluğu örüntülerini karşılayan hastalar için bir modeldir.

Farklı olarak belli alanlara yoğunlaşılır. Hastanın sorunlarının ve belirtilerinin bilişsel ve davranışsal yönlerinin yanı sıra, ön planda olan duygularıyla daha yoğun uğraşır. Duygu odaklı müdahaleler imgelem, sandalye diyalogları gibi teknikler uygulanır. BDT ye göre çok daha fazla çocukluk çağı meselelerine yönelinir. Yaşam öyküsüne ilişkin bilgiler çoğunlukla, sorunlu davranış örüntülerinin çocukluk dönemindeki kökenlerini anlayarak hastaları onaylamak amacı ile kullanılır. Şema terapide terapötik ilişki çok önemsenir. Terapistin ebeveyn rolünü üstlendiği bakım veren bu tutum sınırlı yeniden ebeveynlik olarak kavramsallaştırılmıştır.

Bütün insanların doğumdan itibaren güven, ilgi, sevgi, saygı, kendiliğindenlik, onaylanma, kabul görme gibi ihtiyaçları vardır. Özellikle erken dönem çocukluk çağında bu ihtiyaçlarımız yeterince karşılanmadıysa “şema” adını alan düşünce, duygu ve bedensel duyumların birleşiminden oluşan inançlara sahip olursunuz ve eylemlerinizi bu inancalara göre yaparsınız. Mizaç olarak da buna yatkınsanız bu kolaylaşır.

Şemalar yaşam boyu gelişen örüntülerdir ve olumsuz yaşam olaylarından etkilenip büyürler. Giderek yaşam alanınızı daraltır ve bir süre sonra içinden çıkılmaz bir hal alabilirler. Dolayısıyla kendinizi anlamak için şemalarınızı anlamanız gerekir. Erken dönem uyum bozucu şemalar çeşitli alanlarda 18 tanedir. Herhangi bir insan tek bir şemaya ya da birkaç şemaya birden sahip olabilir.

Terkedilme: Sevdiğiniz insanların siziterk edeceğine inanırsınız. İlişkilerin hiçbir zaman devam etmeyeceği hissinden dolayı sıkıntı çekersiniz. Bu inanç yüzünden size çok yakın insanlara yapışabilirsiniz. Buna rağmen en sonunda o insanları kendinizden uzaklaştırırsınız.

Kuşkuculuk ve kötüye kullanılma: Bu şemaya sahip insanlar, diğer insanlar tarafından kötüye kullanılmayı, aşağılanmayı ya da başka bir biçimde kendilerine kötü davranılmasını beklerler. Zarar göreceklerinden korktukları için sürekli olarak şüphecidirler. Bu şemaya sahipseniz derin ilişkiler kurmaktan geri durabilirsiniz.

Duygusal Yoksunluk: Bu insanlar bir biçimde diğerleri tarafından sevildiklerini algılayamamakta ve bunu kabul edememektedirler. Boşluk ve yalnızlık hisleri eşlik eder. Bu şema aradığınız sevgiyi ve ilgiyi bulamayacağınızı kimse için özel olmadığınızı söyler.

Kusurluluk/Utanç: Kusurlu aşağılık istenmeyen biri olma hisleriyle kendini gösterir. Bu kişiler nasıl davranırsa davransınlar değerli olmadıklarını düşündüklerinden sevgi, saygı ve dikkate alınmayı hak etmediklerini hissederler. Bu deneyim yoğun bir utanç duygusuyla bağlantılıdır.

Sosyal İzolasyon: Bu şemaya sahip insanlar kendilerini diğer insanlara yabancılaşmış hissederler ve herhangi birine ait hissetmezler. Garip ve diğerlerinden farklı ötekisinizdir. Kendini herhangi bir gruba ait hissetmezler. Sosyal ortamlarda kendinizi diğerlerinden daha aşağı hissetmeniz olasıdır.

Bağımlılık: Bu şemaya sahip kişiler karar alma konusunda başkalarına bağımlıdırlar. Yapılan eylemin sonucunda sorumluluğu almak zor gelir. Başkası olmadan günlük yaşamınızı sürdüremeyeceğinize ve kendinize bakım vermekte yetersiz olduğunuza inanırsınız.

Dayanıksızlık: Herhangi bir zamanda beklenmedik şekilde ortaya çıkabilecek üzücü olaylar, felaketler ve hastalıklarla ilgili abartılı bir kaygı ön plandadır. Kontrol edemeyeceğinize inanırsınız. Bu şema sıklıkla hipokondriak ve yaygın anksiyete bozukluğu hastalarında görülür.

İç içelik/Gelişmemiş Benlik: Bu kişilerin kimliklerine ilişkin zayıf bir algıları vardır. Başka birinden özellikle de anneden güvence almadan günlük karar veremeyeceklerini hissederler. Aile arkadaşlarla yapışık ilişkiler yaşanır, birbirinizin işine karışır pek çok bilgiye sahip olursunuz. Sağlıklı sınırlar ortadan kalkar.

Başarısızlık: Bu şema tamamen başarısız ve yetersiz olduğunu, diğer insanların tümünden daha az yetenekli ve zeki olduğunu hissetmeyle karakterizedir. Zamanla bu inancın etkisiyle gerçekten başarısız olursunuz çünkü şema nedeniyle harekete geçmeyip başarısızlığı deneyimlersiniz.

Haklılık: Bu şemaya sahip insanlar kendilerinin çok özel olduğunu düşünürler. Alışıldık sınırları ve kuralları dikkate almak zorunda olmadıklarını hissederler ve kısıtlanmaktan nefret ederler. Genelde narsistik kişilik özellikleriyle ile ilişkilidir. Diğerlerinin duyguları ve ihtiyaçları ile yeterince empati kuramazlar ve ısrarcı bir biçimde kendi ihtiyaçlarıyla ilgilenirler.

Yetersiz Özdenetim: Bu şemaya sahip insanlar genelde öz denetim ve doyumu erteleme becerisiyle ilgili sorun yaşarlar. Sıkıcı şeylerden hemen vaz geçmektedirler, disiplin ve sabır gerektiren görevler için yeterli sabırları yoktur. Dürtüsel davranırlar.

Boyun eğicilik: Bu şemaya sahip kişiler genellikle diğer insanların üstünlük kurmasına izin vermektedirler. Kendi davranışlarını başkalarının arzu ve fikirlerine göre biçimlendirmektedirler. Terkedilmemek, sevilmek, kabul görmek için kendi isteklerini söylemez başkalarına boyun eğerler. İhtiyaçlarınızı dile getiremediğiniz için öfke duyabilirsiniz.

Kendini Feda: Bu şemaya sahip kişiler sürekli olarak başkalarının gereksinimlerini karşılamaya odaklanmaktadırlar. Boyun eğicilikten farklıdır. Asıl hedefleri diğerlerinin gereksinimlerini ya da durumsal gerekliliklerini mümkün olduğunca hızlı bir şekilde karşılamaktır. Kendilerinden gönüllü vazgeçerler, kendini feda eder ve abartılı sorumluluk alırlar.

Onay arayıcılık: Bu şemaya sahip insanlar başkalarının üzerinde iyi bir izlenim bırakmayı çok önemli bulmaktadırlar. Görünümlerini, sosyal durumlarını, davranışlarını ve daha fazlasını geliştirmek için çok fazla zaman ve enerji harcamaktadırlar. Amaç en iyi olmak değil başkalarının onayını takdirini kazanmaktır.

Karamsarlık: Bu şemaya sahip insanlar her durumun sürekli olarak olumsuz ya da sorunlu tarafına odaklanmaktadırlar. Sürekli bir şeylerin yolunda gitmeyeceği konusunda kaygılıdırlar. Evham yolunda çoğu zaman dayanıksızlık şeması ile beraber yürürler. Olumluyu yok sayar olumsuz yaşam olaylarını fark ederler.

Duyguları bastırma: Bu şemaya sahip kişiler kendiliğinden ortaya çıkan duyguları göstermezler bastırırlar. Duyguları önemsiz ya da gereksiz olarak görürler. Kabul edilmek, cezalandırılmamak gibi nedenlerden ötürü böyle davranırlar.

Yüksek Standartlar: Bu şemaya sahip insanlar başarı ve iddialı hedeflerine ulaşmak için sürekli olarak baskı altında hissederler. Genellikle yaptıkları her şeyde en iyi olmak için çabalarlar. Eğlenceli ve kendiliğinden etkinlikler yapmak konusunda kendilerini serbest bırakmayı çok zor bulurlar. Böyle bireyler genelde mükemmeliyetçi ve katıdırlar.

Cezalandırıcılık: Bu şemaya sahip insanlar hata yaptıklarında cezayı hak ettiklerine inanırlar. Kendilerine ve başkalarına karşı çoğunlukla acımasız ve sabırsızdırlar.